TOZLU RADYOLARIMIZ





       Herkesin olmasa da mutlaka bir kısmımızın evinde, hele hele mutfağımızda halen yerini koruyan bir radyo vardır. Annelerimiz çok sever radyoyu ses oluyor, yoldaşlık ediyor diye kapatmazlar hiç. Bizlerin elinde artık android telefonlarımız var uçsuz bucaksız bir bilgi çağının içerisindeyiz. Bizim için radyo çok bir şey ifade etmiyor diye düşünüyorum. Ama anne, babalarımız hele dedelerimiz, ninelerimiz için çok önemli bir şey radyo. Kültür bilimci olmamdan dolayı derleme yaparken ailelerin saadet hikayelerini dinlerken dikkatimi çekti radyo. Evet evet çok acayip geliyor ama aynen öyle oldu. Radyo onlar için o dönemde elzem bir şey ve bana bir teyze anlatırken şu cümleyi kullanmıştı "Ankara 'da konuşuluyor bize oturduğumuz evin içine ses geliyor, o zamanlar herkes radyosu olanın evine misafirliğe giderdi " demişti. Şimdi düşünüyorum da radyo hayatımızdan çıkıp gitmiyor o hep eski tozlu rafında bizimle kalacak gibi görünüyor. Bu cümlelerimden sonra biraz radyonun tarihçesini sizlerle paylaşmak istiyorum.

Fransa 

  Dünya da ilk radyo yayını 19 Mart 1923 yılında Fransa'da yapılmış. Ülkemizde ise, ilk radyo istasyonu Ankara'da kurulmuş 28 Ekim 1938 günü sürekli yayınlara başlayan Ankara radyosu, uzun dalga "İstanbul radyosu" ve kısa dalga "Ankara Radyosu adıyla yayın yapmaya başlamış. Sürekli yayınlara başlamadan evvel ilk yayın anonsu ise Eşref Şefik tarafından 6 Mayıs 1927 yılında yapılmış. İlk radyo yayın anonsunu dinlemek isterseniz alttaki videodan dinleyebilirsiniz.                  



     Bunun yanı sıra başka bir kaynaktan okuduğum bilgiye göre bir Muğla'lı olarak bu bilgiyi es geçsem olmazdı  bir açılış konuşmasında kültürümüzde yer alan Ege Zeybek havasıyla yayına başlanmış. 1961 yılından sonra neredeyse her bölgemizde radyo istasyonları kurulmuş. Benim ayrıca dikkatimi çeken nokta ise yöresel sözlü kültürün yani geleneksel melodilerin tanınması radyo sayesinde biraz daha önem kazandığını dile getirebiliriz. Ayrıca Arkası Yarın adlı bir radyo programı vardır ki ninelerimiz Monte Kristo Kontu'nu dinleyip arkasını gözlemekteydiler. Bu programa Sesli Kitap da denilse sanıyorum ki  yanlış olmaz.


      İlk defa Facebook "Beğen" düğmesinin 1930 yılında Newyork Üniversite'sinde görevli Dr. Nevil Monroe Hopkin's tarfından radyo üzerinde tasarlanmış olması da bir hayli şaşırtıcı. Fakat o dönemde radyo  istasyonlarının alt yapısının yetersiz olmasından dolayı hiç bir zaman kullanıma geçememiş. Bu kadar radyo hakkında konuştuktan sonra daha ayrıntılı bilgi almak adına alttaki videoyu izleyebilirsiniz. 




KÜÇÜK K.



Share on Google Plus

About Unknown

This is a short description in the author block about the author. You edit it by entering text in the "Biographical Info" field in the user admin panel.
    Blogger Comment

0 yorum:

Yorum Gönder