KİTABIN ADI: KENDİNE AİT BİR ODA
KİTABIN ÖZGÜN ADI: A ROOM OF ONE'S OWN
YAZARIN ADI:VIRGINIA WOOLF
YAYINEVİ: İLETİŞİM YAYINLARI
BASIM YILI:2002
SAYFA SAYISI:127
ÇEVİRİ:SUĞRA ÖNCÜ
TÜRÜ:DENEME,KURGUSAL OLMAYAN ESER
KAPAK:UTKU LOMLU
ARKA KAPAK
Kadın hareketinin elden düşürmediği önemli
kitaplardan biri olan "Kendine Ait Bir Oda"Virginia Woolf'un
belki de en kolay okunan kitabıdır. Kolay okunur, çünkü konu çok somuttur.
"Kadın ve edebiyat." Erkeklerin kadınlara bıkıp usanmadan
tekrarladıkları "ezeli" ve de "ezici" bir soru vardır.
Bizler kadar düşünme yeteneğiniz olduğunu ileri sürüyorsunuz. Madem öyle, neden
Shakespeare gibi bir deha çıkaramadınız? İşte Virginia Woolf bu
"yakıcı" soruya, tarihsel ilişkilerin kökenine inip kütüphane
raflarında şöyle bir gezindikten ve de kısa bir kadın edebiyatı tarihçesi
çıktıktan sonra esaslı bir yanıt getiriyor."
Kaç günden beri yazmayı planladığım yazımı inşallah bugün yazacağım. Nasıl
başlayacağımı bilemediğimden dolayı kaç günden beri bekletmek durumunda
kalıyordum. Virginia Woolf'un "Kendine Ait Bir Oda" kitabını üç gün önce
okudum.Sıcağı sıcağına hemen yazayım dedim olmadı. Bende hep öyle oluyor. Okuduktan sonra belli bir süre geçmesi gerekiyor, yoksa ne yazsam diye çaresiz
çaresiz bakınmaktan başka bir şey yapamıyorum.
Virginia Woolf'u okuyanlar bilir. Virginia Woolf'un kendine ait farklı bir
yazımı vardır. Kendine Ait Bir Oda kitabı ise, feminist yapıtların başında
gelir. Erkeklerin kadınlar üzerinde kurduğu diktatörlüğü bir solukta
okunabilecek kitabıyla anlaşılır bir şekilde okuyucusuna sunar.
Aslında bu konu çok geniş bir konu başka bir yazımda bu konuya ayrıntılı bir şekilde değinmek istiyorum. Woolf'un bu eseri belli bir kitle tarafından çok beğeniliyor. Fakat şu da var ki bazı kesimler tarafından da eleştiriliyor. Avrupa ülkelerindeki durumunu tam olarak bilemesem de bizim ülkemizde karşı çıkılıp 'böyle şey de mi olurmuş' demeleri bana hiç yabancı gelmez sanıyorum. Çünkü ülkemizde kadına ait farklı bir tutum var. Bunu medyaya yansıyan kadın cinayetleri, tacizleri ve kadının gördüğü sözlü ve fiziksel şiddetten de anlamak çok kolay.
Kitap bir solukta okunabilecek bir kitap. Arka kapakta
dediği gibi Virginia Woolf'un en kolay okunabilecek kitaplarından biri aynı
zamanda. Kadınlar daha çok okuyup yazmalı bence o kafalarda olan eski sistemi
yıkmalı Virginia Woolf'un da dediği gibi; "dünyanın
büyüklüğü ve çeşitliliği göz önüne alındığında, iki cins bile yetersiz
kalırken, yalnızca bir tanesi ile nasıl idare ederiz?"
Kitabı kendi cümlelerimle anlatmaktan ziyade alıntılara yer vermek daha yerinde olacak. Şimdi de kitaptan alıntılara yer vermek istiyorum. İyi okumalar!
- "İmzasız
birçok yapıtın ardında bir kadının gizlendiğini varsayacak kadar ileri
gidebilirim."
- "Sekiz
çocuk doğurmuş bir kadın dünyanın gözünde yüz bin pound kazanmış bir
avukattan daha mı değersizdi?"
- "Düşsel
planda kadın son derece önemlidir; gerçek yaşamda ise tümüyle önemsiz.
- "Başyapıtlar,
tek ve her şeyden ayrı olarak doğmazlar; yılların ortak düşüncesinin
ürünüdürler."
- "İki
cinsin birbirine kışkırtılması; üstünlük iddialarının ve zayıflığın bir
tarafın üstüne yıkılması, insanlığın taraflara bölünmüş olduğu ve bir
tarafın öbürünü yenmesi gerektiği gibi konular, kürsüye çıkıp
başöğretmenin elinden süslü püslü bir kupa almanın çok önemli olduğu
ortaokul aşamasına aittir."
- "Benim
inancıma göre bu bir tek sözcük yazmayan, yolların kesiştiği bir yerde
yatan kadın şair hala yaşıyor. Benim içimde ve sizin içinizde ve bulaşık
yıkayıp çocukları yatırdıkları için bu gece burada bulunamayan birçok
başka kadının içinde yaşıyor. "
KÜÇÜK.K
0 yorum:
Yorum Gönder